Dünyanın taş yüreklilerini, asık suratlılarını yumuşatan yegâne varlık olan çocuklar, insanlığın pür yalın ve en doğal varlıklarıdır. Sorgulama tekniklerinin doğallığı ile dünyayı ve insanı tanıdıkça insanlaşan, toplumsallaşan çocuk bireyselleştikçe sorgulamanın ayıpsanacağı bir ortamla karşılaşınca her şeyi içine atıyor. Anlatılan masallar, söylenilen ninniler, tekerlemeler, soyuttan somuta dönüştükçe Cengiz Aytmatov'un "Gün Olur Asra Bedel" Kitabındaki şu satırlar geliyor aklıma: "Küçük çocuklar büyüklerin her şeyi çok iyi bildiklerini, çok akıllı ve her zaman da haklı olduklarını sanırlar. Ama biraz büyüyünce bunun pek doğru olmadığını anlarlar. Onları terbiye edenlerin, yani biz ana babaların bazen ne kadar gülünç, acınacak halde olduğunu görürler. Zaman çarkı dönüş hızını artırıyor. Bununla birlikte kendi kuşağımız için son sözü yine kendimiz söylemeliyiz. Atalarımız bu maksatla bazı efsaneler, masallar söylemiş ve kendilerinden sonraki kuşaklara ne kadar büyük insanlar olduklarını anlatmak, kanıtlamak istemişlerdir. Biz de bugün atalarımız hakkındaki yargımızı bu efsanelere bakarak veriyoruz..." (Cengiz Aymatov: Gün Olur Asra Bedel. Sayfa: 188 Çev: Refik Özdek, Ötüken Yayınları.)
Dünyanın taş yüreklilerini, asık suratlılarını yumuşatan yegâne varlık olan çocuklar, insanlığın pür yalın ve en doğal varlıklarıdır. Sorgulama tekniklerinin doğallığı ile dünyayı ve insanı tanıdıkça insanlaşan, toplumsallaşan çocuk bireyselleştikçe sorgulamanın ayıpsanacağı bir ortamla karşılaşınca her şeyi içine atıyor. Anlatılan masallar, söylenilen ninniler, tekerlemeler, soyuttan somuta dönüştükçe Cengiz Aytmatov'un "Gün Olur Asra Bedel" Kitabındaki şu satırlar geliyor aklıma: "Küçük çocuklar büyüklerin her şeyi çok iyi bildiklerini, çok akıllı ve her zaman da haklı olduklarını sanırlar. Ama biraz büyüyünce bunun pek doğru olmadığını anlarlar. Onları terbiye edenlerin, yani biz ana babaların bazen ne kadar gülünç, acınacak halde olduğunu görürler. Zaman çarkı dönüş hızını artırıyor. Bununla birlikte kendi kuşağımız için son sözü yine kendimiz söylemeliyiz. Atalarımız bu maksatla bazı efsaneler, masallar söylemiş ve kendilerinden sonraki kuşaklara ne kadar büyük insanlar olduklarını anlatmak, kanıtlamak istemişlerdir. Biz de bugün atalarımız hakkındaki yargımızı bu efsanelere bakarak veriyoruz..." (Cengiz Aymatov: Gün Olur Asra Bedel. Sayfa: 188 Çev: Refik Özdek, Ötüken Yayınları.)